Dünya Risk Azaltma Günü aktiflikleri kapsamında her ilin risk azaltma planının değerlendirilmesi amacıyla İçişleri Bakanlığı tarafından 81 ille görüntü konferans yoluyla toplantı yapıldı. Toplantı sonrası açıklamada bulunan Iğdır Valisi Ercan Turan, “Farklı afet risklerine nazaran hazırlanan planda vilayetimizin genel çerçevede afet risk profilinde birinci sırada nükleer kaza var. Biliyorsunuz 1976 yılında yapılmış, vilayetimizin sonuna çok yakın 16 kilometredeki aralıkta Metsamor Nükleer Santrali var. Bu santral, eski teknolojiyle çalıştırılıyor. Ülkemiz diplomatik açıdan bu santralin artık çalıştırılmaması konusunda teşebbüslerde bulunuyor. Bizim için en büyük risklerden bir tanesi nükleer kazalar olabilir” dedi.
Ağrı Dağı’nın hala etkin bir volkan olduğunu tabir eden Turan, “Ağrı dağı en son 1829 yılında patlamıştır fakat sarsıntısı tetikleme özelliği vardır. Aras Irmağının geçtiği yerde bir fay çizgimiz var. Zelzele en büyük riskimiz olarak devam etmektedir. Mahallî idarelerimize bu mevzuda çok büyük vazife düşmektedir bilhassa imar uygulamalarında. Kontrol şirketleri var. Yapı kontrol şirketlerine büyük vazife düşmektedir. Iğdır Ovası birkaç metre kazarsanız yer sıvılaşması yüksek olduğu görülecektir. O yüzden çok katlı yapılara büyük ölçüde müsaade verilmiyor imar planları gereği. Kaçak yapılarla da uğraş ediyor. Mahallî idareler başta olmak üzere bilhassa zelzelelere hazırlık noktasında azami seviyede çalışmalar yapacağız. Ulusal eğitim seviyesinde de farkındalık faaliyetlerini yapacağız” diye konuştu.
‘ERZURUM AFETE HAZIRLIKLI VİLAYETLER ORTASINDA YER ALIYOR’
Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi de konferans sonunda yaptığı toplantıda afete hazırlıklı vilayetlerden biri olduklarını bildirdi. Vali Yardımcısı İlyas Öztürk, Etraf Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürü Ali Laloğlu, Atatürk Üniversitesi’nden Prof. Dr. Yasemin Kuşlu ile AFAD Vilayet Müdürü Selahattin Karslı’nın katıldığı toplantıda risk azaltma konusunda yapılanlar hakkında bilgi veren Vali Çiftçi, şunları söyledi:
“Toplantımızın asıl gayesi, afet risklerinin azaltılmasıdır. Bununla ilgili bir afet risklerinin azaltılması planı oluşturuluyor, İRAP ismiyle bilinen bu plan, 2021 yılında Erzurum’da hazırlanmış ve Valiliğimiz ile AFAD Müdürlüğümüz tarafından yürürlüğe konulmuştur. İRAP’ın asıl emeli, vilayetimizin mevcut afet durumunu belirlemektir. Yani muhtemel afetler nelerdir, hangi çeşit afetler vilayetimizde gerçekleşebilir? Evvel bunlar tespit ediliyor. Akabinde, bu afetlerin muhtemel tesirleri belirleniyor. İkinci gaye ise, afetler olduğunda vilayetimizde ne cins olaylar ve tesirler ortaya çıkacağına yönelik çalışmalar yapılmasıdır. Üçüncüsü, afetler ortaya çıkmadan evvel tesirlerini en aza indirmek için yapılması gereken çalışmaların belirlenmesidir. Nihayetinde, bu çalışmalarla ilgili sorumlu kuruluşlar tespit ediliyor ve onlara vazifeler veriliyor. Erzurum İRAP’la ilgili dört temel maksat bulunmaktadır. Birincisi, afet risklerinin belirlenmesi ve en aza indirilmesi. İkincisi, rastgele bir afet durumunda can ve mal kayıplarını en aza indirmek. Üçüncüsü, vilayetimizin daha inançlı ve yaşanabilir bir vilayet olmasını sağlamak. Dördüncü emel ise birlikte çalışma kültürünü oluşturmak. Bu dört hedef çerçevesinde 27 maksat ortaya konuyor ve 136 tane aksiyon belirleniyor. Bu hareketleri gerçekleştirmek için 21 kurum ve kuruluş sorumlu kılınıyor. Bu hareketlerin gerçekleşme oranı şu anda yüzde 61 düzeyindedir. Bu manada ilimiz, Türkiye’de afetlere hazırlıklı vilayetler ortasında yer alıyor. Büyükşehir Belediyemiz, bu 136 hareketin 39’undan sorumlu olan en fazla sorumluluğa sahip kuruluştur. 24 aksiyon AFAD Müdürlüğümüzün, 11 hareket Karayolları Bölge Müdürlüğümüzün, 10 hareket Devlet Su İşleri Bölge Müdürlüğümüzü ve Orman Bölge Müdürlüğümüzün sorumluluğundadır. Afet öncesi çalışmalar çok pahalı ve değerlidir. Evvelce yapılan çalışmalar, afet sonrasında yapılacak çalışmalardan daha fazla mana söz etmektedir. Bu manada ilimiz, yüzde 61 oranla afete en fazla hazırlık yapılan vilayetler ortasında başında yer alıyor.”