Bakan Tunç, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Merasim Salonu’nda 28’inci Devir 3’üncü Yasama Yılı açılışı nedeniyle düzenlenen resepsiyona katıldı.
Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Tunç, Narin Güran cinayeti ile ilgili soruşturmanın son durumunun sorulması üzerine, “Narin evladımızla ilgili soruşturma devam ediyor. 21 Ağustos’ta Narin kızımız kaybolmuştu. 19 gün sonra cansız vücuduna ulaşıldı. Sağ salim bulmak için yüzlerce insan seferber oldu ancak acı bir olayla karşı karşıya kaldık, milletçe derinden üzüldük. Alışılmış Narin evladımızın bu halde hunharca katledilmesine neden olanlarla ilgili isimli soruşturmanın, başından bu yana faal bir biçimde devam ettiğini söyleyebiliriz. Burada bilhassa soruşturma bâtın, birçok konu kamuoyuna yansımadı. Tabirler kamuoyuna yansıyor zira tabirler kapalılık kapsamında değil. Burada olağan o sözlerden yola çıkarak herkes varsayım yürütmeye devam ediyor, basın yayın kuruluşlarında. Bu manada bilhassa soruşturmanın saklılığı temel ve bu soruşturmanın kapalılığına ve soruşturmanın selametine de tesir etmemek lazım. Bu mevzuda hepimizin sorumlu davranması lazım. Tespit edilen isimli tıp raporları, bulguları var. DNA bulguları var. Hem Narin kızımızdan elde edilen bulgular hem de o tespit edilen plakalı araçlardan elde edilen DNA’lar Van, Diyarbakır ve İstanbul isimli tıp kurumlarında kriminal incelemeye tabi tutuldu. Tüm bu bulgular hepsi evrakta mevcut. Olağan HTS kayıtları geriye dönük kim kiminle görüşüyor ve baz çakışmaları, kim hangi vakitte nerede kimlerle bulunmuş. Daraltılmış baz çakışması son vakitte artık yapılıyor. Doğal sonradan tespit edilen kameralar var. Bu kameralar toplandı. Birtakım meskenlerde konulmuş kameralar tespit edildi. Bunlar TÜBİTAK incelemesine tabi tutuldu zira; orada ses ve manzara incelemesi yapmak gerekiyor. O boğuk seslerin bilhassa konuşmaların netleştirilmesi ile ilgili teknik bir çalışma yapılıyor. Tüm bunlar; tabirler, 28 kuşkulu var, 12’si cezaevinde tutuklu. Hasebiyle hem onların tabirleri, sonradan tekrar çelişkiler sonrasında tekrar tabirler alınıyor. Tüm bunların hepsi pahalandırılacak. Bütün kanıtlar, cumhuriyet savcılarımız tarafından faal bir formda pahalandırılacak ve sonunda bir iddianame ortaya çıkacak. Narin evladımızın katilleri de yargı huzuruna çıkarılıp, Türk Ceza Kanunu’ndaki en ağır cezaya çarptırılacaklar. Bu mevzuda milletimizin rastgele bir kuşkusu olmasın, faal bir biçimde soruşturma devam ediyor. Hatta bir orta yayın yasağı alındı. Kimi tenkitler oldu, ‘Acaba ne gizleniyor’ üzere. Yayın yasağının kaldırılması demek, her şeyi olur olmaz kimi tabirlerle, soruşturmayı yanlış tarafa sevk edecek şeylerden de kaçınmak lazım” diye konuştu.