Kentteki bir otelde, 15 ilin temsilcileri ve TÜRK-İŞ’e bağlı sendikaların liderlerinin iştirakiyle düzenlenen toplantıda konuşan Atalay, TÜRK-İŞ İdare Konseyi’nin 6 Ağustos’ta aldığı karar doğrultusunda başlatılan aksiyon planı çerçevesinde, Trabzon’da da bir toplantı gerçekleştirdiklerini belirtti.
İşçilerin problemlerine değinen Atalay, personellerin yeni bir anayasaya gereksinimi olduğuna işaret ederek, “Zaman vakit politikler yeni anayasa istiyoruz diyorlar. Ben, onlar ne istiyor bilmiyorum. Temel yeni anayasaya emekçinin muhtaçlığı var. 12 Eylül’den kalmış bir anayasa. Sendikacısınız hepiniz, 7 sene bir mahkeme sürer mi? Bin kişilik iş yerinde 999’unu alıyor, 3-5 kişi kalıyor. Adam gidiyor mahkemeye 7 sene sürüyor. Ne emekçi, ne iş yeri, ne sendika kalıyor. Onun için personelin yeni anayasaya muhtaçlığı var.” tabirlerini kullandı.
Atalay, Türkiye’de fiyat istikrarının sürdürülebilir bir tablo olmadığını savunarak, “Önceden fiyat istikrarını kamu yapıyordu Türkiye’de. O öncüydü. O denli bir noktaya geldik ki emekli 12 bin lira, minimum fiyatlı 17 bin lira, kamu çalışanı, en düzgün durumda olması gereken emekçi ortalama 32 bin lira maaş alıyor. Bu sürdürülebilir bir tablo değil.” değerlendirmesinde bulundu.
– Türk-İş, 20 Ağustos’ta 81 vilayette basın açıklaması yapacak
Türk-İş olarak hazırladıkları hareket programına nazaran bölge temsilciliklerinin bulunduğu öteki vilayetlerde bu toplantıları yapmaya devam edeceklerini, 20 Ağustos’ta 81 vilayette basın açıklaması yapacaklarını belirten Atalay, “Trakya’da 26 Ağustos’ta, bir hafta sonra emeğin başşehri Zolgundak’ta, daha sonra ise TBMM açıldıktan sonra 2025 yılı bütçesi görüşülmeden önce, Ankara’da büyük bir miting yapacağız. Son 25 günde 3 günde bir, son 20 senede olmamış formda kitlesel mitingler, açıklamalar, toplantılar yapılacak.” diye konuştu.
“İşçiler çalışma hayatının merkezindedir.” diyen Atalay, her yerde emeği olan emekçilerin birden fazla vakit hak ettiklerini alamadığını ileri sürerek, emeklilikte daha adil düzenlemeler istediklerini kaydetti.
Atalay, Trabzon’un Maçka ilçesi kırsalında, 11 Ağustos 2017’de bölücü terör örgütü mensuplarıyla sağlanan sıcak temas sırasında 15 yaşındaki Eren Bülbül ve Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik’in şehit olduğunu hatırlatarak, “Her gün bu ülkede bu salonlarda oturalım diye Eren Bülbüller, Ferhat başçavuşlar can vermeye devam ediyor. Bu ülkede personeller de iş kazasında can vermeye devam ediyor.” dedi.
İsrail’in Filistin’de yaptığı katliamlara değinen Atalay, şunları kaydetti:
“Filistin’de sinek öldürür üzere insanları, çocukları, gazetecileri, emekçileri, herkesi öldürüyorlar. Dünyanın kılı kıpırdamıyor. Yap bakıyım bunu Hollanda’da, Almanya’da, bakıyım ne oluyor? Paris’te dünya ayağı kalktı. Müslümansan, Türk isen bedel ödemeye devam ediyorsun yüzyıllardır. Vatan yoksa sendikacılık da yok. Bütün partilerin Türkiye’den yana olmak mecburiyeti var. Seçim vakti kim nereye isterse oy versin. Benim ve hepimizin Türkiye’den yana olmak mecburiyetimiz var. Türk-İş 75 yıldır bunu yapıyor. Evvela ülkemden yanayım, sonra temsil ettiğim emekçilerden yanayım. Bunu yapmak mecburiyetindeyim.”