Bağlar ilçesi Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos’ta kaybolan Narin Güran’ın, arama çalışmalarının 19’uncu gününde dün, mahalleye 2 kilometre aralıktaki Eğertutmaz Deresi’nde çuval içinde, üzeri taşla gizlenmiş cesedi bulundu. Güran’ın cenazesi, Diyarbakır İsimli Tıp Kurumu’nda yapılan otopsi süreçlerinin akabinde sabah saatlerinde mahalle mezarlığında defnedildi. Olayla ilgili yürütülen soruşturma sürerken gözaltına alınan 24 şüpheliden sıva ustası Nevzat B.’nin tabiri ortaya çıktı. 2 Eylül’de gözaltına alındıktan sonra arabasında yapılan inceleme ile elde edilen bulgular nedeniyle tutuklanarak cezaevine gönderilen Narin’in amcası Tavşantepe Mahallesi Muhtarı Salim Güran’ın kendisine cesedi saklaması için 200 bin lira para teklif ettiğini belirten Nevzat B., şunları söyledi:
“21 Ağustos’ta saat 6 buçuk sıralarında, Bağlar ilçesi Çarıklı Mahallesi’nde yeni bir konut yaptırıyordum, bu meskenin elektrik tesisatı için gitmiştim. Sonra konutumun olduğu Tavşantepe Mahallesi’ne geldim, konutumda yemek yedim ve namaz kıldım. Ben saatini tam olarak hatırlamıyorum ancak öğle saatlerini geçmişti, konutumuzun şebeke sularının kesik olduğundan ötürü köyümüzün muhtarı Salim Güran’ı aradım, ‘içme suyumuz akmıyor’ dedim. Yaklaşık olarak bir dakika kadar konuşmuşuzdur. Konuşma esnasında Salim Güran bana ‘Ben arıza için yetkilileri ararım’ dedi. Daha sonra ortamızda bir konuşma olmadı. Benim konutum ve Muhtar Salim Güran’ın meskeni yaklaşık 80-100 metre uzaklık vardır. Ben konuttan kendi aracım olan 23 AN 630 plaka sayılı aracım ile çıktım, sonra gerimden Renault marka beyaz renkli ve 47 plaka ile başlayan bir araçla Salim Güran’ın geldiğini gördüm. Mezarlıktan, Tavşantepe Mahallesi’ne gerçek çıkan parke döşeli köyün iç yolunda, Salim Güran bana korna ve selektör yaptı, ben de bana içme suyu ile ilgili bir şey söyleyeceğini düşünerek bekledim. Salim Güran aracından inerek benim aracıma yanlışsız geldi, ben de araçtan indim ve Salim Güran bana eliyle göstermek suretiyle 47 plakalı aracın ön yolcu koltuğunda bulunan battaniyeye sarılı bir şeyi göstererek ‘Bunu yok edeceksin’ dedi. Ben de gösterdiği şeyin yanına yaklaştım ve bakınca battaniyeye sarılı vaziyette ve hareketsiz vaziyette yatan bir insanın olduğunu gördüm” diye konuştu.
200 BİN LİRA TEKLİF ETMİŞ
Salim Güran’ın, yeğeni Narin’in cesedini yok etmek için 200 bin lira teklif ettiğini belirten Nevzat B., “İnsan olduğunu anlayınca şaşırdım ve tereddüt ettim, bu esnada Salim Güran bana hitaben ‘İyi düşün, sana 200 bin lira veririm’ dedi. Bu esnada etrafımızda kimse yoktu. Bana ‘Aracında torba var mı?’ dedi. Ben de aracımın bagajından rengini hatırlamadığım bir çuval çıkartarak Salim Güran’a verdim. Battaniyeye sarılı çocuğu alıp, çuvalın içerisine birlikte koyduk, bu esnada çocuğun üzerinde siyah tişört ve şort vardı. Üzerinde asılı bir küçük çanta vardı, çocuğu torbaya koyduğumuz esnada sağ kulağının gerisinde boyun bölgesinde bir kızarıklık vardı. Çuvala çocuğu yerleştirdikten sonra çuvalın ağzını orada bağlamadan benim aracım olan 23 AN 630 plakalı kırmızı renkli şahin model aracımın art koltuğun önündeki ayak paspasının olduğu yere koydum ve aracıma bindim, aracımın tarafı mezarlık tarafıydı. Muhtar Salim Güran ile birlikte ayrılmadan evvel ‘Göl’ diye tabir ettiğimiz, Eğertutmaz Deresi’ni işaret etti ve ‘Oraya götür’ dedi. Ayrılırken Salim Güran’ın ne yaptığına bakmadım. Direkt olarak mezarlığın yanından giderek, villalar mevkisine yanlışsız gittim. Yolda giderken ben pişmanlık duydum, fakat aldığım şeyden de kurtulmam gerektiğini düşündüm. Derenin yanındaki stabilize yolan aşağı hakikat inerek uygun bir yer baktım, aracımı derenin kenarında durdurdum. Çuvalı aracımdan alarak elime almıştım, çocuğun tüm bedeni çuvala sığmıştı. Çocuğun ayağının kesik olup olmadığını hatırlamıyorum, zira çok telaşlıydım. Narin Güran’ın 8 Eylül’de bulunduğu yere inerek etrafta ip aradım. İp bulamayınca çocuğun çantasının ipi aklıma geldi ve çantasının ipini sökerek çuvalın ağzını bağladım ve ağacın yanında çok derin olmayan bir yer buldum. Burada biraz su vardı. Bu alana çuvalı bıraktım ki, çuval birisi tarafından bulunur, diye düşünerek üzerine bir taş koydum. Büyüklüğü 15-20 kilogram civarındaydı. Yanında da birer taş vardı. Üzerine çalı koymadım. Zira üzeri kapanmıştı. Daha sonra buradan çıkarak aracıma bindim. Stabilize yoldan çıktıktan sonra baldızımın meskenine gittim” dedi.
‘SALİM GÜRAN, YAPMACIKTAN ARAMA ÇALIŞMALARINA KATILDI’
Salim Güran’ın jandarma grupları ile birlikte arama çalışmalarına da katıldığını söyleyen Nevzat B., “Saat 19.00 sıralarıydı, köyde insan hareketliliği vardı. Kendi annem ve eşim de Narin Güran’ı arıyorlarmış, bana söylediler. Ben de üstte anlattığım olay ile ilgili hiçbir şey söylemedim. Meskenin içine girdiğimde namaz kılıp yemek yemeden Narin Güran’ı arama faaliyetine katıldım. Jandarmalar köye 21.00-22.00 sıralarında geldi. Köyde arama faaliyeti yaptık. O gün Narin Güran’ı aramaya 22.30’a kadar devam ettim, konuta gelip 1 saat sonra uyudum. 22 Ağustos’ta sabah 05.00 sıralarında uyandım, eşim bana gece 03.00’e kadar arama faaliyetlerinin sürdüğünü söyledi. Sabah 07.00-08.00 sıralarında Muhtar Salim Güran jandarma grupları ile hiçbir şey olmamış üzere arama çalışması yapıyordu. Hatta kanalın etrafında arama yaptığımız esnada Salim Güran’ın kanalın içine girerek arama yaptığını gördüm. Salim Güran jandarma ile birlikte her gün yapmacıktan göstermelik olarak arama yapıyordu. Daha sonra jandarma gruplarına teslim olmak aklıma gelmedi, zira ben öldürmedim. Lakin jandarmanın beni yakalayacağını biliyordum. Korktuğum için itiraf edemedim. Beni söze çağırdıklarında, Muhtar Salim Güran’ın bırakılacağı söylentisi vardı” dedi.
‘KENDİ ÖLDÜRMEMİŞ OLSAYDI, BANA ‘ORTADAN KALDIR’ DEMEZDİ’
İfadesinde Narin’i, amcası Salim Güran’ın öldürdüğünü düşündüğünü belirten Nevzat B., “Evimde otururken kapı çaldı, jandarma işçisi geldi. Narin Güran ve Salim Güran hakkında bilgime başvurdular. Er ya da geç bu olayın ortaya çıkacağını biliyordum. Narin’in cesedi dere yatağından çıkarıldıktan sonra huzursuz olmaya başlamıştım. Jandarma da konutuma gelince ben de itiraf ettim. Salim Güran güçlüdür, adamları var. Onunla sorun yaşarsam beni hatalı görürler. Salim Güran kendi öldürmemiş olsaydı, bu cesedi bana getirip ‘Ortadan kaldır’ demezdi. Neden öldürmüş olabileceğini bilmiyorum. Toplumsal medyada babası Arif Güran’a ‘Sana o denli bir acı yaşatacağım ki, asla unutamayacaksın’ demiş. Köyde bu halde konuşuluyordu. Çarıklı’da da bu türlü konuşuluyordu. Yaptığım işten pişmanım” diye konuştu.