İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaloğlu başkanlığındaki kıymetlendirme toplantısında; Ege Denizi Santorini Adası ve civarında 28 Ocak 2025’ten itibaren görülen sismik hareketler değerlendirildi. Toplantıda AFAD, Maden Tetkik ve Arama (MTA) Genel Müdürlüğü, Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Kandilli Rasathanesi ve Sarsıntı Araştırma Enstitüsü, uzman bilim insanları ve araştırmacılar yer aldı. AFAD’dan yapılan açıklamada, zelzele fırtınası formunda gelişen bölgedeki aktivite sonucunda, 7 Şubat 2025 prestijiyle 3’ten büyük sarsıntı sayısının 761’e ulaştığı ve kaydedilen en büyük sarsıntının 5.2 büyüklüğünde olduğu belirtildi.
‘Olası bir hareketliliğe yol açma mümkünlüğü az da olsa bulunmaktadır’
Depremlerin, Santorini Adası’nın yaklaşık 25 kilometre kuzeydoğusunda artış gösterdiği ve derinliklerinin 5 kilometre ile 25 kilometre ortasında değiştiği kaydedilerek, “Ülkemiz kıyılarına en yakın zelzele 140 kilometre aradadır. Zelzeleler Güney Ege Volkanik Ada yayındaki Santorini Adası’nın 6,5 kilometre kuzeydoğusunda bulunan su altı kratere sahip Kolumbo volkanının olduğu bölgede ağırlaşmaktadır. Bölgede bilinen en son volkan patlaması 1950 yılında gerçekleşmiştir. Santorini Adası’nın kuzeydoğusunda yer alan denizaltındaki canlı Yamurgi (Amorgos) fayı üzerinde 1956 yılında 7.5 büyüklüğünde bir zelzele meydana gelmiştir. Bölgede hala devam eden sismik aktivitenin mümkün bir volkanik hareketliliğe yol açma mümkünlüğü az da olsa bulunmaktadır. Bununla birlikte 2011-2012 yıllarında da benzeri bir sismik aktivite yoğunluğu tıpkı bölgede 14 ay boyunca yaşanmış lakin rastgele bir volkanik aktiviteye yol açmamıştır. Muhtemel bir patlama sonucu tarihi kayıtlarda olduğu üzere volkandan çıkan ince taneli volkanik kül gerecinin havadan rüzgar ile taşınması ya da zelzele sonrası olabilecek tsunami üzere tehlikelerin tesirleri ülkemize kadar ulaşabilir” denildi.
‘Bölgeye taşınabilir siren sistemi sevk edildi’
Sismik aktivitenin ağırlaşmaya başladığı andan itibaren AFAD Deprem Danışma Kurulu, MTA Genel Müdürlüğü, Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Kandilli Rasathanesi ve Zelzele Araştırma Enstitüsü ile bilim insanlarından oluşan ve olayı farklı açıdan daima takip eden bir konsey oluşturulduğu bildirildi. İzmir, Aydın ve Muğla’ya, mümkün tsunami ve acil durumlarda bölge halkına ikazlarda bulunmak maksadıyla taşınabilir siren sistemi sevk edildiği kaydedilen açıklamada, şu tabirlere yer verildi: “Haber alma ve yayma sistemi üzerinden mümkün acil durumlarda vatandaşlara SMS iletileri iletebilecek mevcut sistem hazır bulunduruldu, İzmir, Aydın ve Muğla valilikleri buyruğuna, Ankara, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Sivas ve Samsun Vilayet AFAD müdürlüklerinden destek işçi ve ekipman görevlendirmesi yapıldı. Kandilli Rasathanesi ve Zelzele Araştırma Enstitüsü Tsunami İhtar Sistemi ile AFAD Afet İdaresi ve Karar Dayanak Sistemi (AYDES) entegrasyonu yapıldı. Bu sayede gelecek tsunami uyarısı direkt tüm AYDES kullanıcılarına ve bölgedeki vatandaşlara ulaştırılabilecek.”
‘Bilgilendirme toplantıları gerçekleştirilecek’
Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nce mümkün bir volkanik hareketlilik durumunda çıkabilecek volkanik gaz ve külün atmosferdeki dağılımını ve hareket istikametini tahlil etmek için günlük rapor hazırlandığı belirtilerek, birebir vakitte bölgedeki AFAD Vilayet ve Birlik Müdürlüklerince hazırlıklar yapıldığı ve bölgedeki dayanak vilayetlerin hazır halde bekletildiği açıklandı. 10 Şubat’tan itibaren AFAD, MTA, Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Kandilli Rasathanesi ile Deprem Danışma Kurulu ve bilim insanlarından oluşan bir heyetin, AFAD uyumunda bölgede bulunan vilayetlerde (Muğla, Aydın ve İzmir) bilgilendirme toplantıları gerçekleştireceği duyuruldu. Yunanistan’daki üniversiteler ve araştırma kurumları ile bilimsel manada bilgi alışverişi yapıldığı belirtilen açıklamada AFAD, MTA, Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Kandilli Rasathanesi ve Sarsıntı Araştırma Enstitüsü, Deprem Danışma Kurulu, bilim insanları ve araştırmacıların sismik aktiviteyi, zelzele, volkanizma ve tsunami tehlikeleri açısından AFAD ile koordineli halde takip ettiği bildirildi.