ÖSYM’nin 50. yılı aktiflikleri çerçevesinde, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı işbirliğinde düzenlenen ve 3 gün sürecek Milletlerarası Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Sempozyumu bir otelde düzenlenen açılış merasimiyle başladı.
4 lisan marifetini ölçen imtihan, 2025’te uygulanacak
ÖSYM’deki Ar-Ge çalışmaları hakkında Ersoy, “ÖSYM’yi ve Ulusal Eğitim Bakanlığının Ölçme ve Kıymetlendirme Genel Müdürlüğünü Türkiye’nin ölçme ve kıymetlendirme alanında AR-GE merkezi yapma maksadımız var. ÖSYM’de bugün 17 AR-GE projesi, etkin bir halde yürümekte. Yapay zekayla otomatik husus üretiminden değerlendirmesine, açık uçlu soruların değerlendirilmesinden adaptif test, 4 marifet lisan imtihanlarından fotoğraf benzerliği çalışmalarına kadar devam eden AR-GE süreçlerimiz var. (Sempozyuma katılan akademisyenlere) Projeniz varsa literatürde gelişmeleri uygulamak istiyorsanız ÖSYM’nin kapıları sizlere sonuna kadar kadar açık” değerlendirmesinde bulundu.
Beceri temelli yeni müfredata geçiş yapıldı
‘ÖSYM Akademi’ çalışmaları da yürüttüklerini bildiren Ersoy, ‘Litatürün takip edilip mevcut uzmanlarımızın geliştirilmesi, niteliklerinin arttırılması, sonra ÖSYM’ye gelen hocalarımızın tekniklerinin geliştirilmesi manasında ÖSYM Akademi’yi kurduk. Akademi, birinci meyvesini bu sempozyumla veriyor.’ dedi.
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli süreçleri, 3 farklı modülle izlenecek
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli süreçlerinin 3 farklı modülle izleneceğini bildiren Yelkenci, ‘Beceri örgüsü temelli bir program olarak tanımlıyoruz. Düşünme marifetleri, alan marifetleri, toplumsal duygusal hünerler ve okuryazarlık maharetlerinin birebir vakitte eğilimler ve pahalarla ortalarında oluşturulan örgüyü kastediyoruz burada.’ dedi. Yelkenci, ÖSYM Başkanı Ersoy’un da vurguladığı bir hususu kendi niyetlerini de katarak sempozyum iştirakçileriyle paylaşmak istediğini belirterek, yeni müfredatın bu yıl okul öncesi, 1, 5 ve 9. sınıflarda uygulanmaya konduğunu hatırlattı. Yelkenci, şöyle konuştu:
‘Bu şu demektir, bu yılla bir arada bu yılı sayarsak 4 yıl sonra YKS sistemindeki imtihanlara girecek olan öğrencilerimiz, artık marifet örgüsü temelli bir müfredatla ÖSYM’nin, üniversitelerin kapısına gelecekler. Münasebetiyle bu noktada ÖSYM ile her alanda olduğu üzere bu alanda da güçlü işbirliği yapıyoruz. Öğrencilerimizin yükseköğretime geçişte marifet örgüsü temelli bir müfredatı değerlendirebilecek bir imtihan sistemi ortaya konması için çalışacağız. Bundan sonraki kısımları benim kendi şahsi değerlendirmelerim olarak alın. Nihayetinde, Ulusal Eğitim Bakanlığının siyasetlerini belirleyen birçok şey var ancak ileriye yönelik bir öngörü olarak bunu kabul edin. Aslında çoktandır kendisini dayatan bir konudur bu. Marifet örgüsü temelli bir müfredatın elbette ki bugünkü öğrenciyi yalnızca çoktan seçmeli bir imtihanla seçen bir yaklaşımın kötürüm bir yaklaşım olacağı kuşkusuzdur. Ne demek? Gerek ortaokuldan liseye, gerek liseden yükseköğretime geçişte öğrenciyi bütün gelişim boyutlarıyla ele alacak bir sistemi geliştirmek kaçınılmazdır. Şayet bunu bugünden yapmazsak daha sonra iki ayağımızın bir pabuca gireceğini söylemek bunu iddia etmek çok sıkıntı bir şey olmasa gerek. Kademeler ortası geçişle dolaylı, mesleksel ve teknik eğitimde niteliği artırmakla direkt bağlantılı bir öbür konu da 4 4 4 sisteminin son dört yılı… Bu dört yılı da tekrar ele almamız gerektiği elbet aşikardır. Bu noktada çalıştaylarda ve panellerde bu mevzular gündeme gelirse ayrıntılı bir biçimde tartışılırsa Ulusal Eğitim Bakanlığına büyük bir katkınız olacağını siyaset geliştirmede bilhassa söz etmek isterim.’
Sempozyum Düzenleme Kurulu Lideri Prof. Dr. Ahmet Kesgin de ana teması ‘ölçme ve değerlendirmede yenilikçi yaklaşımlar’ olarak belirlenen sempozyumda, gelişen yapay zeka teknolojileri, yenilikçi ölçme ve kıymetlendirme yaklaşımları ve yerleştirme prosedürlerinin bahsin seçiminde belirleyici olduğunu söyledi. Aktifliğe çok büyük bir müracaat yapıldığını belirten Kesgin, 247 müracaattan 125’inin kabul edildiğini, yer verilemeyen çalışmaların ise ÖSYM Akademi çatısı altında düzenlenecek diğer etkinliklere katkı sunmasını ümit ettiğini söyledi. Sempozyumda 4 farklı ülkeden 12 davetli ve 2 ana konuşmacının yer aldığını aktaran Kesgin, 31 farklı ülkeden kayıt yapıldığını belirtti.