Yılmaz, AK Parti İzmir Vilayet Başkanlığı’nda düzenlenen “Türkiye Buluşmaları” programında yaptığı konuşmada, kentin, ülkenin ekonomik kalkınma ve bağımsızlık yolunda attığı adımların sembol kentlerinden biri olduğunu vurguladı.
Türkiye Buluşmaları kapsamında İzmir’de ziyaretlerde bulunacaklarını aktaran Yılmaz, siyasi anlayışlarının seçimden seçime değil, her vakit vatandaşlar ile buluşmayı öngördüğünü lisana getirdi.
Türkiye’nin demokratik olgunluk içinde tamamladığı genel ve lokal seçimlerin akabinde, siyasi istikrar içinde yoluna devam ettiğini kaydeden Yılmaz, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde deneyimli bir takım olarak içeride ve dışarıda güçlü siyasetlerle birliğimizi ve gücümüzü pekiştiriyoruz. Dünyanın ve bölgemizin kuvvetli bir periyodunda ülkemizin ulusal menfaatlerini koruyoruz. Her alanda bağımsızlık gayreti veriyoruz. Savunma endüstrisinden siber güvenliğe ülkemizi ileriye taşıyoruz. Yalnızca bugünü değil, yarınları düşünerek durmaksızın çalışıyoruz.” sözünü kullandı.
İsrail’in hem Gazze halkına dönük insanlık dışı uygulamaları hem de çatışmaları bölgeye yayma uğraşlarını kınadıklarını lisana getiren Yılmaz, “Son devirde Lübnan’a dönük taarruzlar da maalesef İsrail’in bölgeye çatışmayı yayma niyetlerini çok açık bir halde ortaya koymuştur. Yeniden yapılan siber ataklar, terör aksiyonu niteliğindeki hücumlar da bütün dünyanın gözleri önünde cereyan etmiştir.” diye konuştu.
– “Filistin’in haklı davasını desteklemeye devam edeceğiz”
Cevdet Yılmaz, Türkiye’nin bir taraftan gücünü pekiştirirken bir taraftan da geleceğe dönük kurumsal, teknolojik atakları sürdürdüğünü vurgulayarak, şöyle devam etti:
– İzmir Körfezi’ndeki kirlilik
Yılmaz, çağdaş, sürdürülebilir ve halkın ömür kalitesini arttıracak nitelikte her türlü hizmeti hak eden İzmir’i sevdiklerini, kentte daha âlâ bir gelecek inşası için her türlü çabayı sarf etmeye hazır olduklarını, İzmir’in yeşiline de mavisine de haksızlık edilmemesi gerektiğine inandıklarını söyledi.
Kentte yaz aylarında çıkan orman yangınlarını hatırlatan Yılmaz, yangınlarla uğraş konusunda etraftaki başka ülkelere bakıldığında Türkiye’nin geldiği yerin azımsanamayacağını, yangınla uğraş kapasitesini epeyce değerli bir düzeye çıkardıklarını aktardı.
İzmir’in en değerli meselelerinden birinin de körfezdeki kirlilik olduğunu söz eden Yılmaz, şunları kaydetti:
“Burada kalıcı bir tahlil üretilebilmiş değil. Bilhassa İzmir Körfezi’ndeki kirlilik hepimizin, ülkemizin gündeminde. Yalnızca İzmir’in değil bütün milletimizin bu mevzuda hassasiyeti var. Son yıllarda bilhassa metropol vilayetlerimizde belediyelerin bütçesi içinde yatırımların hissesinin düştüğünü görüyoruz. Bu sağlıklı bir yaklaşım değil. Bunun manası şu, bu kentlerimizdeki belediyeler sermayeden yemiş oluyor. Geçmişten gelen sermayeyi tüketiyor. Yatırım yapmadan birkaç yıl yönetim edebilirsiniz. 3-5 yıl gidebilirsiniz lakin bunu uzun bir vakte yaydığınız vakit kendi sermaye tabanınızı eritmiş olursunuz ve içinde yaşadığınız kenti çok büyük problemlerle karşı karşıya getirirsiniz. Bu manada bu yatırımsızlığın getirdiği bir krizle karşı karşıya olduğumuzu net bir biçimde tabir etmek isterim. Lakin temel tüzel sorumluluk yerelde de olsa merkezi yönetim olarak biz bütün milletimizin hassasiyeti olan hususlarda kendi misyonumuzu de tabi ki her vakit yapmaya hazırız. Bunu da gerçekleştireceğiz. İzmir Körfezi’yle ilgili olarak da birebir anlayışa sahibiz.”
Cevdet Yılmaz, Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un bu mevzuda İzmir’e gelerek toplantılar yaptığını, hükümetin bu bahisteki iradesini ortaya koyduğunu belirtti.
İzmir Körfezi’nin kirliliğinin mercek altına alınması emeliyle alanında uzman isimlerden oluşan bir bilim kurulu oluşturulduğunu anımsatan Yılmaz, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Bu bilim şurasının altında da alt çalışma kümeleri olacak. Bu tıp sorunlar tek boyutlu problemler değil. Hasebiyle bu ana sıkıntılarda çalışma kümeleri da oluşturarak her birinde kısa, orta, uzun vadede yapılması gerekenleri tespit ederek yol haritamızı netleştireceğiz, buna nazaran de hareket edeceğiz. Bu yaşananların kirliliğin, balık vefatlarına yol açtığına dair tekrar bulgular hepimizin dikkatine gelmiş durumda. Kirliliğin temel sebebi, arıtılmadan körfeze akan sular. Hasebiyle bu atık suların kesinlikle arıtılması gerekiyor ve körfezdeki oksijen düzeyinin yükseltilmesi gerekiyor. Yıllardır süren bu yatırımsızlığa bir son verip daha önemli yatırımları daima birlikte yapmamız lazım. İşin burada 3 boyutu var. Özel kesim, mahallî idare ve merkezi yönetim. Her 3 tarafın da üzerine düşeni yapması gerekiyor. Maalesef yerelde geçmişten gelen kimi meşakkatlerle bu periyotta yaşanan bu problemleri da görerek herkes üzerine düşeni yapar, sorumluluğunu yerine getirir, bunu temenni ediyoruz. Biz sorumlu hareket eden, işbirliğine açık olan herkesle birlikte çalışmaya hazırız. Kâfi ki İzmir’imizin, milletimizin sıkıntıları çözülsün.”
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, daha sonra AK Parti’li milletvekilleri ve vilayet teşkilatı ile bir ortaya geldi.