Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Belçika’nın başkenti Brüksel’de Avrupa Birliği Dışişleri Bakanları Gayriresmi Toplantısı’na katıldı ve mevkidaşlarıyla ikili görüşmelerde bulundu. Toplantıların akabinde konuşan Fidan, Brüksel’deki toplantının Avrupa Birliği’yle bağların canlanması açısından kıymetli olduğunu belirterek, “Türkiye, bir müddettir bu cins toplantılara davet edilmiyordu. Bu defa Brüksel’e çağırılmış olmamız, natürel ki müspet bir gelişme. Yaklaşık iki saati bulan, uzun bir toplantı oldu. İki başlığı ayrıntılı biçimde ele alma imkanı bulduk. Birincisi: Türkiye- AB alakalarını kurumsal olarak nasıl ileri götürebileceğimiz sıkıntısı. İkincisi, global ve bölgesel hususlarda Türkiye ve AB ortasında nasıl bir iş birliği geliştirilebilir. Bugün, AB’li meslektaşlarımın neredeyse tamamı, Türkiye’yle dış siyaset, güvenlik ve savunma siyasetleri başta olmak üzere tüm alanlarda yapısal ve tertipli diyalog ve istişarelerin sürdürülmesi gerektiğini vurguladılar. Rusya- Ukrayna, Gazze’deki savaş, Suriye, Irak, Ortadoğu, Afrika ve Güney Kafkasya hususlarında Türkiye’nin kıymetli bir rol oynadığını söylediler. Türkiye ile AB’nin daha yakın ve daha derin istişare yapmasının ve ortak siyaset oluşturmasının kıymetine değindiler” diye konuştu.
‘AB ÜYELİĞİ, TÜRKİYE İÇİN STRATEJİK BİR HEDEF’
Gelecek devirde ilgilerin ivme kazanması için teknik hususlarda somut adımlar atılması gerektiğini vurgulayan Fidan, “Öncelikle, 2019’da askıya alınmış olan yerleşik diyalog düzeneklerinin tekrar işletilmesi gerekiyor. Gümrük birliğinin güncellenmesi konusundaki beklentilerimiz sürüyor. Öncelik verdiğimiz bir öteki bahis ise vize sıkıntısı. Vize serbestisiyle ilgili çalışmalarımız devam ediyor. 66 kriteri tamamladık, geriye yalnızca 6 kriter kaldı. Bunların da tamamlanması için ilgili kurumlarımızla daima birlikte çalışıyoruz. Vize serbestisi sağlanana kadar vatandaşlarımızın Schengen vizesi müracaat sürecinde yaşadıkları zorlukların ve manilerin giderilmesi emeliyle çalışmaya devam ediyoruz. Çok girişli ve uzun vadeli vizelerin yaygınlaştırılması için AB ve üye ülkelerle temaslarımızı sürdürüyoruz. Biz, Türkiye- Avrupa Birliği münasebetlerini canlandırmanın herkesin menfaatine olduğuna inanıyoruz. Lakin, Kıbrıs meselesiyle Türkiye- AB münasebetleri ortasında bir bağ kurulmasının sağlıklı bir usul olmadığını ve rastgele bir sonuç vermeyeceğini vurguladık. AB üyeliği, Türkiye için stratejik bir amaç. Sayın Cumhurbaşkanımız, muhtelif vesilelerle bunu açıkça söz etti. Olumlu gündem üzerinden uzaklık almak istiyoruz. Avrupa Birliği de tıpkı biçimde müspet bir yaklaşım sergilerse, bu herkesin menfaatine olacaktır” sözlerini kullandı.